Bolu Yeniçağ Nüfusu Ne Kadar? Bir Gece Yolculuğu ve Bir Anının İzinde
Bugün, Kayseri’deki rutinimden uzaklaşmışken, aklım birden Bolu Yeniçağ’a gitti. Hani bazen bir şey düşünmeye başlarsınız ve bir anda kendinizi kaybolmuş bir şekilde bulursunuz? İşte öyle bir an yaşadım. Gecenin ortasında, yağmurun sesiyle uyandım. Yağmur ne zaman başlar, ne zaman diner, hiç anlamam. Ama o gece, her damlası içimi ürperterek düşerken, aklımda bir soru dönüp duruyordu: “Bolu Yeniçağ nüfusu ne kadar?” Bu, belki de herhangi birinin kafasında sıradan bir soru olarak geçebilir, ama ben bu sorunun içinde, geçmişi ve geleceği buldum. O kadar karmaşık bir şekilde sarıldım ki, düşündükçe derinleşmeye devam etti.
Bir Geceyi Anlatmak: Yeniçağ’a Yolculuk
Yolculuk, aslında yeni bir hayata adım atmaktan çok farklı bir şeydi. O kadar basit ki; bir yolda ilerlersin, ama o yol, nereye gittiğini bilmediğin bir yola dönüşür. O gece, gözlerimi kapatıp Bolu Yeniçağ’a gitmeye karar verdim. Ne zaman oraya gitsem, kendimi farklı hissederim. Evet, belki de nüfusunu bilmemek, o kasabayı ne kadar tanıdığımı sorgulamama neden oluyordu. Her şey bir anda o kadar anlamlı hale gelmişti ki. Bolu Yeniçağ nüfusu ne kadar derken, aslında belki de kendimi sorguluyordum. Kaç kişiyiz biz? Kimler var hayatımızda, kimler yok? Gerçekten neredeyiz? Tüm bu sorular ardı ardına geldikçe, bir yandan da kendi içimde bir huzursuzluk belirdi.
Gözlerimi kapadım ve birkaç dakika sessiz kaldım. O gece, 25 yaşında olduğum için kendimi biraz kaybolmuş hissettim. Belki de geçmişin izini sürüyordum. Bolu Yeniçağ hakkında pek bir şey bilmiyorum ama, hep aklımda kalacak bir anı vardı. Bir gün, bir yaz akşamı, köy meydanında bir çocukla oyun oynarken bulmuştum kendimi. O an, insanları gerçekten tanımadığımı fark etmiştim. Sonra o çocuğun, “Bolu Yeniçağ nüfusu kaçtır abi?” diye sormasıyla, içimde bir şeyler kıpırdamıştı. O an belki de o kadar basitti ki, bu soruyu soran çocuğun kendisi bile o kadar derinlikli düşünmedi. Ama ben… Ben, hep düşündüm. “Bolu Yeniçağ nüfusu ne kadar?” Bu basit soruya takıldım.
Bir Gece Daha: Heyecan ve Hayal Kırıklığı
Bir süre sonra, belki de uyuyakalmışken, sabah güneşinin ilk ışıkları içeri sızdı. Gözlerimi araladım ve düşündüm: “Neden bu kadar takıldım?” İşte o an, her şey yavaşça yerine oturdu. Benim bu kadar takılmamın nedeni, belki de yıllardır takip ettiğim bir yolculuk, bir keşif arayışıydı. Kendimi birine veya bir yere ait hissetmeye çalışıyordum. O çocuk, bana o kadar doğaldı ki, o soruyu sorarken, hiçbir kaygısı yoktu. Ama ben, hayatımda birçok şeyin anlamını bulmaya çalışıyordum. Bolu Yeniçağ nüfusu ne kadar sorusunun arkasında başka bir şeyler vardı.
Bir Kasaba, Bir Hayat
Günler sonra, Bolu Yeniçağ’a gitmek için karar verdim. Sanki o kasaba bana bir şeyler anlatacak gibiydi. Kasabaların nüfusu, bazen gözle gördüğümüzün çok ötesindedir. İnsanlar, bir kasabada yaşadıkları hayatı, kimseye anlatmadan, yaşarlar. Ne kadar küçülse de, orada bir hayat vardır. Bolu Yeniçağ’ı düşündüm; orada, bir yandan köy hayatının huzuru, diğer yandan da modernleşme arayışı var. Nüfus ne kadar olursa olsun, bu kasabada yaşayanlar, aynı duyguları hissediyorlar. Herkes kendi küçük dünyasında yaşıyor, ama aslında bir şeyler değişiyor. Yeniçağ’ın nüfusu, belki de büyük şehirlerden çok farklı bir şekilde tanımlanabilir. Orada, kalabalıkların dışında, tek bir insanın bile hayatı, çok derin bir anlam taşır.
Geleceğe Bir Bakış: Umut ve Kayıp
Yolculuğum beni düşündürttü: İnsanlar büyüdükçe, bazen kalabalıklardan uzaklaşıyor, kendisini kaybediyor. Nüfus ne kadar küçük olursa olsun, bir insanın hayal kırıklıkları büyük olur. Bolu Yeniçağ nüfusu ne kadar küçük olsa da, orada yaşayanların yaşadığı dünya, aslında büyük bir evrene işaret eder. Benim gibi bir insan, büyüdükçe, kendi dünyasında bir arayışa girer. Her şeyin büyüklüğü, aslında her şeyin içinde küçülür. Yani o kadar basit gibi görünen bir soruyu sorarak, aslında belki de içimdeki kaygıları ve umutları sorgulamış oldum. Bunu kabul ediyorum, o gece o soruyu düşünmek, aslında benim için bir iç yolculuktu.
Sonuç: Kapalı Bir Sorunun Ardında
Bolu Yeniçağ nüfusu ne kadar sorusuna cevap bulmamış olabilirim, ama aslında sorunun içinde bir cevap vardı. Belki de her şeyin tek bir cevabı yok. Her kasaba, her insan, kendi hikâyesini yazar. Belki bir kasaba nüfusuyla ilgili gerçek bir sayıya sahip olmak önemli değildir. Önemli olan, o kasabada gerçekten kimlerin olduğunu ve o insanların yaşadıkları hayatın anlamını kavramaktır. Ben de Kayseri’de, bazen büyük şehirlerin karmaşasında kaybolduğumda, bu küçük yerleri ve oradaki hayatı düşünerek bir denge bulurum. Bolu Yeniçağ’ı bir yer değil, bir anlam olarak gördüm. O anlamı bulduğumda, belki de en büyük keşfimi yapmış oldum.