İçeriğe geç

Depremzede kira yardımına zam geldi mi ?

Depremzede Kira Yardımına Zam Geldi Mi? Bir Kayseri Gencinin Hikâyesi

Kayseri’nin soğuk kış akşamlarında, pencerenin kenarına oturmuş, günümü hatırlayarak, kendimi bir anda derin düşüncelere dalmış buluyorum. Hava dışarıda soğuk ve gri, ama içimde farklı bir iklim var. Ne yazık ki, bu duygusal kaos, son birkaç yılda hayatımda çok sık rastladığım bir şey haline geldi. Depremi, o anı, hayatımızda açtığı yaraları unutmak ne mümkün. Bugün, bu zamana kadar düşündüğümden daha fazlasını hissettim: Depremzede kira yardımına zam gelmiş miydi? Bu, günlük hayatımda birçoğumuzun merak ettiği ama bir türlü cesaret edemediği bir soru.

O Gecenin Hatırası ve Kaybolan Hayaller

Depremin hemen sonrasındaki dönemi hatırlıyorum. O gün, Kayseri’deki evimden dışarı adım atarken dünyadan izole olmuş gibi hissediyordum. Yağmurun yağmadığı tek bir gün yoktu; günler geçtikçe her şeyin nasıl daha da kötüleşeceğini içimde hissetmiştim. Bu, insanın hayata yeniden tutunmak için çaba gösterdiği, ama bir o kadar da her şeyin hızla kaybolmaya başladığı bir zaman dilimiydi. İnsanlar evlerini kaybetmişti; çoğu, tek bir el hareketiyle bile hayatta kalmaya çalışıyordu.

Yıkılan binaların göçükleri altından kurtulanların gözlerinde gördüğüm, kelimelerle anlatılamayacak kadar büyük bir umutsuzluk vardı. Bu hisler, bedenen değil, ruhtan ruhu yıpratan bir tür felaketti. Ama bir yandan da, o karanlık günlerde yaşadıklarımız bir şekilde insanları birbirine yaklaştırmıştı. Yıkıntıların arasında, birbirimize verdiğimiz destek, hayatta kalma güdüsünden daha güçlüydü.

İçimdeki Soru:

Bütün bu kayıpların ardından, geriye ne kalmıştı? Kayseri’ye, evimize döndüğümüzde, depremin fiziksel etkilerinden çok, o duygusal enkazı nasıl kaldıracağımızı sorguluyordum. Çünkü eve döndüğümüzde, bir şeyler eksikti. Sadece binalar değil, insanlar da kaybolmuştu. Yaşadığım mahalledeki komşular, arkadaşlar… Hepsi tek tek yok olmuştu. Şimdi, hayatın yeniden kurulduğu bu dönemde, içinde bulunduğumuz zorluğa nasıl bir anlam yükleyebilirdik?

Zamanla, bu yeni dönemin en büyük sorusu şuydu: Depremzede kira yardımına zam gelmiş miydi? Çünkü kira yardımları, hayatın belki de en acil ihtiyacıydı. İnsanlar, belki evlerini kaybettiler ama onurlu bir yaşam sürdürme haklarını kaybetmemeliydiler. Ancak, içimdeki umutla birlikte, her geçen gün bir yanımda hayal kırıklığı da büyüyordu.

Zamanla Değişen Umutlar

Bir gün, akşam saatlerinde elimde telefonumla, kayıplarımın arkasındaki anlamı sorgularken, sosyal medyada bir yazı dikkatimi çekti. Depremzede kira yardımına zam geldiğine dair bir haber… O an, bir anlığına dünyayı unuttum. Gözlerim doldu; içimdeki karanlık biraz da olsa dağıldı. “Gerçekten mi?” diye sordum kendi kendime. Bu kadar küçük bir şey, bir insana ne kadar büyük bir mutluluk getirebilir? Kira yardımı mı? Evet, bu gerçekten bir adım atılabilen önemli bir şeydi.

İçimdeki İnsan Tarafı Şöyle Dedi:

“Zam geldiği haberini duymak gerçekten çok farklı bir his. Bir yanda sevinç, diğer yanda şüphe… Bunu duydum ama gerçekten yeterli olacak mı? Ne kadar yetebilir? Depremzede olmak, her zaman sadece yardım almak değil, aynı zamanda kimseye yük olmamaya çalışmak demek. Ama bazen, bu tür yardımlar en azından bir nefes alma imkânı sağlıyor.”

İçimdeki Mühendis Tarafı Şöyle Yanıtladı:

“Bu doğru. Ama sayılara, verilere bakmak lazım. Şu anda verilen yardım ne kadar artırıldı? Yeterince makul bir artış mı? Evet, zam geldi. Ama bu, hayatımızı ne kadar kolaylaştırabilir? Her şeyin ötesinde, bu artışın her eve yansıması ve faydalı olması için daha fazla aksiyon gerek.”

Hayal Kırıklığı ve Umut

Bu haber beni bir an sevindirse de, bir diğer yanda hayal kırıklığıyla baş başa kaldım. Evet, kira yardımlarına zam yapılmıştı. Ama bu, kayıpların ardından yeniden kurulan hayatın önündeki engellerin sadece bir kısmını kaldırıyordu. Hepimizin içindeki derin izlerin, yaşadığımız travmaların, kaybettiğimiz güvenin bir anda tamir edilmesi mümkün müydü?

Her şeyin bir karşılığı var. Deprem sonrası yaşadığımız kayıplar ve travmalar bir yana, yaşadığımız hayatın maddi boyutu da bir o kadar önemliydi. Gerçekten zam yapılan kira yardımları, kayıplarımıza karşı bir ödül müydü, yoksa sadece bir geçici rahatlama mı?

Ama bu duygu yumağı içinde bir şey daha vardı: Umut. Deprem gibi büyük bir felaketten sonra, hayatta kalmayı başarabilen, kendine bir şekilde tutunabilen insan, her zaman yeniden başlama gücünü bulur. Bu kira yardımı da, belki sadece maddi değil, manevi bir adım atılmasını sağlayacak bir işaretti.

Bütün bunları düşündükçe, Kayseri’nin soğuk akşamında bir kez daha kendimi sorguladım. Evet, hayatta kalmaya devam ediyorum ve bazen, hayatı devam ettirmenin yolu, her şeyin artmasını, büyümesini beklemek değil, var olanla en iyisini yapmak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort deneme bonusu veren siteler
Sitemap
elexbet yeni giriş adresibetexper.xyz